20 Mart 2017 Pazartesi

Çocuğun Yetiştirilmesi, Dini Ve Ahlaki Eğitimi

İSLAM'DA ÇOCUĞUN DİNİ, AHLÂKÎ, EDEBÎ EĞİTİMİ
302. İbni Ömer radıyallâhü anhümâ’dan rivayet edildiğine göre Rasûlüllâh sallallâhü aleyhi ve sellem’i şöyle buyururken dinlemiştir:
“Hepiniz çobansınız; hepiniz güttüğünüz sürüden sorumlusunuz. Devlet reisi de bir çobandır ve sürüsünden sorumludur. Erkek ailesinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Kadın kocasının evinin çobanıdır ve sürüsünden sorumludur. Hizmetkâr efendisinin malının çobanıdır; o da sürüsünden sorumludur. Netice itibariyle hepiniz çobandır ve güttüğü sürüden sorumludur. ”
[Buhârî, Cum`a 11, İstikrâz 20, İtk 17, 19, Vesâyâ 9, Nikâh 81, 90, Ahkâm 1; Müslim, İmâre 20. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, İmâre 1, 13; Tirmizî, Cihâd 27]

303. Amr İbni Şuayb babası Şuayb’dan, o da dedesi Abdullah İbni Amr İbni Âs radıyallâhü anh’dan Rasûlüllâh sallallâhü aleyhi ve sellem’in şöyle buyurduğunu rivayet etti:
“Çocuklarınıza yedi yaşındayken namaz kılmalarını söyleyiniz. On yaşına bastıkları hâlde kılmazlarsa kendilerini cezalandırınız (kaba yerlerine vurunuz) yataklarını da ayırınız. ” [Ebû Dâvûd, Salât 26]

304. Ebû Süreyye Sebre İbni Ma`bed el-Cühenî radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Rasûlüllâh sallallâhü aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Çocuğa yedi yaşındayken namaz kılmayı öğretiniz. On yaşına bastığı hâlde kılmazsa, cezalandırınız. ”
[Ebû Dâvûd, Salât 26; Tirmizî, Mevâkît 182]

Ebû Dâvud’daki hadis şu meâldedir:
“Çocuk yedi yaşına girince, namaz kılmasını söyleyiniz.”

301. Rasûlüllâh sallallâhü aleyhi ve sellem’in üvey oğlu, Ebû Seleme Abdullah İbni Abdülesed’in öz oğlu Ebû Hafs Ömer şöyle dedi:
Ben Hz. Peygamber’in himâyesinde yetişen bir çocuktum. Yemek yerken, elim yemek tabağının her yanına giderdi. Bunun üzerine Rasûlüllâh sallallâhü aleyhi ve sellem bana şöyle buyurdu:
“Oğul, besmele çek! Sağ elinle ye! Hep önünden ye!”
O günden sonra buyurduğu gibi yedim.
[Buhârî, Et`ıme 2, 3; Müslim, Eşribe 108. Ayrıca bk. İbni Mâce, Et`ıme 8]


Çocuğu Dövmek Meselesi: Allah korusun bir gece evinde yangın çıkmış olsa ve yangında yatakta tatlı şekilde uyuyan evladının yattığı yatağa doğru ilerliyor olsa kıyamam kaldırmaya der misin? Onu yangından korumak adına kabaca vurabilir, üzerine su dökebilir veya sürükleyebilirsin de mi? İşte bizlerde evlatlarımızı ahiret ateşinden de kurtarmak, sakındırmak için güzel eğitmeli, yetiştirmeliyiz. 


BİR ÇOCUĞUN EN BÜYÜK DÜŞMANI ONA DİNİNİ ÖĞRETMEYEN, TERBİYE AHLAK NAMUS NEDİR ÖĞRETMEYEN, SADECE DÜNYALIKMIŞ GİBİ YETİŞTİREN ANNE VE BABASIDIR.

EY MÜSLÜMAN ANNE VEYA BABA OLAN/ OLACAK DİN KARDEŞİM

EŞİNİN, SEVDİKLERİNİN, CANIN CİĞERPAREN EVLATLARININ ATEŞTE YANMASINA RAZI OLABİLİR MİSİN? DÜNYADA SIKINTI ÇEKMESİNE NASIL GÖNLÜN RAZI DEĞİLSEN AHİRET AZABI ÇEKMESİNE DE RAZI OLMA. BUNUN İÇİN EŞİNİ SEVDİKLERİNE GÜNAHLARDAN KAÇINMASI VE DİNİN EMİRLERİNİ YAPMASINA TEŞVİK ET GÜZELCE ANLAT
EVLADINI İSE BUNA UYGUN YETİŞTİR EĞİT TAKİP ET İLGİLEN YOKSA BUGÜN ELİNDEN TUTAN EVLADIN YARIN YAKANA YAPIŞIR ÇÜNKÜ SENDE SORUMLUSUN

7 yasındaki çocuğa tesettürü, abdesti, Namazı öğretmeyip,
Yarışma programları izlettirmenin vebalini nasıl ödeyeceksiniz?
.
10 yaşındaki çocuk daha evdeki kıbleyi bilmiyor, ama sorsan tüm filmleri, futbolcuları sayar...
Ben burada sucu çocukta değil, anne babada ararım, kusura bakmayın...
.
Anne ve babasının izlediği ahlaksız programları, çocuk da izlemek zorunda kalıyor...
Ta çocukken çıplaklık, zina, fuhuş yerleşiyor bilinçaltına...
Yasak asklar, içki sofraları, acık gezmeler doğal gelmeye başlıyor.
İzlediğiniz haber spikerinin bile başı açık, e hani yabancı kadının avret yerine bakmak günahtı?
.
Çocuk 15 yaşına geldiğinde iyice raydan çıkıyor,
Bu sefer ağlamaya başlıyorlar…
Bu çocuk niye böyle oldu, hiç laf söz dinlemiyor..
.
Ablacım, abicim, sen 15 yıldır bu çocuk için ne yaptın?
Ne öğrettin ki?
Nasıl bir örnek oldun?
Kurana, Sünnete uydun mu?
- Aldın sohbetlere, camiilere götürdün mü?
Bak "gönderdin mi?" demiyorum, BERABER EL ELE GİTTİNİZ Mİ?
- Araba yolculuklarında İslam’da yasak olan çalgı aletleri mi dinliyorsunuz? Çocukları müzik dinlemeye mi alıştırıyorsunuz?
.
- İslami hayatına yerleştirmiş insanlarla görüşüyor musunuz?
Yoksa daha haremlik selamlık nedir bilmeyen ailelerle balkonlarda kadın erkek karışık okey mi oynuyorsunuz?
.
Çocuk değil, öncelikle SEN ne yaptın?
Gerçekten Müslüman gibi yasamak istediğinden emin misin?
-
Ey iman edenler!
Kendinizi ve ailenizi, yakıtı insanlar ve taşlar olan ateşten koruyun!
O ateşin başında gayet katı, çetin, Allah’ın kendilerine verdiği emirlere karşı gelmeyen ve kendilerine emredilen şeyi yapan melekler vardır.!
______
Tahrim 6.ayet

NOT: Tabi ki anne babalar çocuklarını kontrolde etmeli, gözetlemeli (arkadaşlarını, çevresini, sanal âlemde yaptıklarını vs. ) Evde gözümüzün önünde rahat denilen evlat internette birilerinden gruplardan kötü etkilenebilir. Bu casusluk sayılmaz günah değildir. Bilakis bu anne babanın görevidir.
İlmihal bilgilerini öğrenmek her erkek ve kadına farz-ı ayndır.

Tevekkül, rızâ, cimrilik, hased ve riyâ gibi (ibâdetlerin kabûlünü etkileyen) kalbe dair bilgileri öğrenmek de farzdır. Çünkü bu tür vasıflardan kaçınmak, onları bilmekle mümkün olur. Bunların sebeplerini ve ilacını da bilmek gerekir.

Dini meselelerde sana lazım olan şeyleri bilmen, ondan sonra da ehli beytine (ev halkına) öğretmen lazımdır.

(Eğer ev halkına dinî bilgileri öğretebilecek vasıfta değilsen, ehil birinden öğrenmeleri sağlamak da senin vazifendir.
Ahirette ev halkının hesabı, onlara dinî ilimleri öğretmekle mükellef olan evin reisinden sorulacaktır. Öğretir veya öğrettirir ise mesuliyetten kurtulur. Değilse vay haline!)

Tefcîru't-Tesnîm, c.1, s.285

ÇOCUKLARIMIZLA İLGİLENELİM (OKUYALIM BU DERS VERİCİ OLAYI)

Babalık sadece çocuğun harçlığını sağlamak annelikse yemek temizlik islerini yapmak değildir. Dünyası ve ahireti için ilgilenmek çalışmak gayret etmektir. Dünya ateşinden evlatlarımızı koruduğumuz gibi ahiret ateşinden de koruyalım. Onları sevgisiz şefkatsiz ilgisiz büyütmeyelim. Özellikle anne sevgi şefkat ve ilgisi lazımdır.

Adam eve döndüğünde, 5 yaşındaki kızını kapının önünde beklerken bulur. Çocuk babasına sorar:
- Hoş geldin babacığım. Sen bir saatte ne kadar para kazanıyorsun?
Yorgun gelen adam sertçe cevap verir:
- Bu senin işin değil!
- Babacığım lütfen.
...- Ne olacak? 20 dolar...
- Peki, bana 10 dolar borç verir misin?
Adam iyice sinirlenip... bağırır:
- Benim..., senin saçma oyuncaklarına veya başka şeylerine verecek param yok! Hadi derhal odana git!..
Çocuk mahzun mahzun odasına girip kapısını kapatır. Adam sinirli sinirli, 'Bu çocuk nasıl böyle şeylere cesaret eder?' diye düşünür. Aradan bir müddet geçtikten sonra biraz daha sakinleşir. Çocuğa, belki de gerçekten lâzım olduğunu düşünür. Odasına gidip henüz uyuyamamış olan çocuğa der ki:
- Al bakalım istediğin 10 doları! Sana az önce sert davrandığım için üzgünüm, ama yorucu bir gün geçirmiştim.
Çocuk sevinçle babasını kucaklar ve; 'Teşekkürler babacığım!' diye sevinir. Yastığının altından diğer buruşuk paraları çıkararak, babasının yüzüne bakar ve yavaşça paraları sayar. Bunu gören adam iyice sinirlenerek yine sertçe sorar:
- Paran olduğu hâlde neden benden para istiyorsun?
- Babacığım, yeterince yoktu.
Bu sırada elindeki paraları babasına uzatarak son sözünü söyler:
- İşte 20 dolar babacığım. Bir saatini bana ayırır mısın?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder